“`html
T24 Haber Merkezi
MESS üyesi olan beş fabrikada, 2 bin işçiyi etkileyen toplu iş sözleşmesi müzakerelerinde bir sonuca ulaşılmaması sonucunda, Hitachi Energy bünyesindeki dört fabrikada 500 işçi grev başlattı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Tüm Türkiye işçi sınıfının, sendikalı ya da sendikasız çalışan herkesin açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edilmek istendiğini” belirtti. Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar ise, “Greve çıkacağımıza sayılı saatler kala bize bir dil ucuyla yüzde 40 zam önerenler, bu sefalet maaşları ile bizim karşımıza çıkamaz” şeklinde konuştu. Fabrika önünde toplanan işçiler, “Sadaka değil, toplu sözleşme”, “Direne direne direnişte zafere” sloganlarıyla seslerini duyurdu.
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) üyesi olan Grid Solutions, Hitachi Energy, Schneider Elektrik ve daha önce MESS üyeliğinden ayrılan Green Transfo gibi işletmelerde gerçekleştirilen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde bir mutabakata varılamamıştı. Bunun üzerine, Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından kademeli grev kararı alınarak Hitachi Energy’deki dört tesis için bu süreç başlatıldı.
Hitachi Energy’nin Kartal’daki fabrikasında işçiler, halay çekerek ve “Sözleşme hakkımız grev silahımız”, “Direne direne direnişte zafere” gibi sloganlarla grevlerine başladı.
Fabrika önünde işçilerle buluşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar, grevin önemini vurguladı. Ayrıca, birçok siyasi parti ve sivil toplum kuruluşunun grev destekçileri arasında yer aldığı gözlemlendi.
“Bir kalifiye metal işçisinin kazandığı ücret, ev kirasını bile karşılamıyor”
Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, şu sözleri aktardı:
“Orta vadeli ekonomik program kapsamında hayata geçirilen politikalar sonucunda, milyonlarca işçi gibi metal işçileri de açlık ve sefalet tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Bugün, kalifiye bir metal işçisinin aldığı ücret, asgari ücretin çok az üstünde; neredeyse kira bedelini bile karşılamaktan aciz bir seviyeye geldi.”
“Güçlü bir mücadele sergiliyoruz”
“Grev kararı alarak üretimden gelen gücümüzü kullanıyorsak, bunun sorumluları başta kar hırsıyla hareket eden sermaye grupları ve işverenlerdir. Metal işçilerinin emeğini baskı altında tutan MESS ve burjuvazi, işçilerin reel ücretlerini düşürmek ve kârlarını artırma amacında。”
”Greve çıkmadan önce, somut bir teklifle gelmelidirler”
“Bizden önceki günlerde Çalışma Genel Müdürü’nden Çalışma Bakanı’na kadar birçok kişi çabalarıyla grevlerimizi baskı altına almak için girişimlerde bulundular. Greve çıkacağımız son saatlerde, yalnızca dil ucuyla yüzde 40 maaş artışı öneriyorlar. Sefalet ücretini kabul etmiyoruz. Bunu iş yerlerinde tüm üyelerimizle paylaştık ve grevde kararlıyız.”
“Ülkenin ekonomisinde bizim daha fazla hak isteyeceğimizin bilincindeyiz”
“Buradan yetkililere, hükümete ve MESS’e sesleniyoruz: Bu ülkenin ekonomisi, bizim emeklerimizle ayakta duruyorsa, bunun karşılığını alabiliriz.”
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da şöyle ifade etti:
“İstiyorlar ki, yoksullukta eşitlenelim. Metal işçilerinin elde edeceği haklar da onları korkutuyor. Sendikalı veya sendikasız tüm işçi kardeşlerimizin açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edilmek istendiğini belirtiyorum.”
“Politikaların kökü işçiden alınıp zengine verişte gizli”
“DİSK’e bağlı sendikalar, Türkiye’deki en iyi toplu iş sözleşmelerini imzalamaktadır. Ancak, bu ekonomik politikalar yüzünden imzaladığımız sözleşmelerin geçerliliği ortadan kalkmaktadır. Bu düzenin her günü işçi sınıfını daha da yoksullaştırmakta ve sadece varlıklı kesime yarar sağlamaktadır.”
“Karanlık bu tabloyi değiştirmenin yolu vardır”
“İşçi sınıfı olarak, bu karanlık tabloyu değiştirmek mümkündür. Yaşananlar ne bir tesadüftür ne de bir kader. Değişim isteği, DİSK çatısı altında daha güçlü bir mücadele, örgütlenmeyi gerektirmektedir. Metal işçilerinin mücadelesi, Türkiye’nin işçi sınıfının kazanımı olacaktır.”
“Sefalet politikasına karşı mücadelemizi büyüteceğiz”
“Aşırı kar talebi altında, sefaleti kabullenmeyeceğiz. Bu nedenle, işyerlerinde başarılı olmak ve imza atacağımız toplu sözleşmeler ile birlikte, yoksulluğa mahkum edilen bu politikaları değiştirme noktasında kararlıyız.”
Yapılan açıklamaların ardından fabrikanın girişine ‘Bu iş yerinde grev var’ yazılı bir pankart asıldı.
Öte yandan, 5 işletmeyi kapsayan 2 bin işçiyi etkileyen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde bir anlaşmaya varılamaması durumunda, diğer fabrikalarda da kademeli olarak grev kararlarının alınacağı ifade edildi. (ANKA)
“`